İtikaf, sadece Allah'a kulluk etmek için nefsini camiye kapatarak, nefsini ve kalbini O'na kulluk etmeye adamaktır. İtikaf, mü'minin kendisini ve zihnini bu dünyanın işlerinden ve endişelerinden geçici olarak uzaklaştırarak Allah'a yaklaşmasını sağlar. Bu, dünyanın endişelerinden geçici olarak uzaklaşmak ve bunun yerine sadece Allah'a odaklanmak için kendini eğitmek için mükemmel bir fırsat sağlar (Iqrasense.com, 2017). Manevi huzura ve mutluluğa ulaştıracak yollardan biri uzlet, uzletin kısa formu diyebileceğimiz “itikaf” olabilir. İtikafta birey, dînî bilinç düzeyi yüksek, hayatın lüzumlu veya lüzumsuz şeylerinden Allah’a yönelme gayretiyle ibadete, zikre ve duaya sarılır. Bu da onun maneviyatını yükseltebilir ve dünyevi endişe ve kaygılarını giderebilir. İtikaf aynı zamanda modern çağda zühd pratiği olabilir. “İnsan kalbi her durumda bir şeylere rağbet edip yönelme arzusu taşır. O bir şeyden yüz çevirdiği anda bile bir başka şeye yönelme meyline girer. İşte zühd, kalbin bu rağbetini doğru olması gereken doğru u mecraya yönlendirme eylemidir”
İslam peygamberi Hz. Muhammed (sav) Ramazan’ın son on gününe girince geceleri ihya eder, ailesini ibadet için uyandırır, ibadete daha çok önem verir, diğer vakitlere nispetle daha çok ibadet eder ve Müslümanlara da bunu tavsiye ederdi (Müslim, “İtikâf”, 7). . Ramazan’da yapılan itikâfın süresi yirminci günden başlamak şartıyla Arife günü akşam bitecek şekilde son on gündür; vacip ve nafile itikâfın süresi ile oruçlu olup-olmamanın gerekmesinde mezhepler arasında görüş farklılığı bulunmaktadır. Buluğ çağına ulaşmış, aklı başında, hükmî kirliliklerden (hades) temiz olan her Müslüman niyet ederek itikâfa girebilir. Erkekler, cemaatle namazların eda edildiği -özellikle Cuma namazı kılınan- mescitlerde kendileri için ayrılan yerlerde; bayanlar ise erkeklerle aynı ortamı paylaşmadan rahatça hareket edip, ibadetlerini eda edebilecekleri mekânlarda itikâfa girebilirler. Ancak Hanefî hukukçularca tercih edilen görüş, kadınların evlerinde girmelerinin daha faziletli olduğu yönündedir. (Zuhaylî, 1994: 227). İtikâf ibadeti yoğunluklu, nefse ağır gelen, zorlu bir süreçtir. Kişi namaz kılma, Kur’an okuma, tesbih, dua, zikir gibi ibadet türünden davranışları yapar, ilmi müzakerelerde bulunur, tefekkür ve murakabeye dalar. Zorunlu ve insani ihtiyaçlar için mescitten ayrılabilir. Bunların dışında yasaklanan davranışların yapılması ve dünyevi bir maksatla mekânın terk edilmesi durumunda itikâf bozulur. İnsanın bu zaman diliminde özellikle kaza namazlarını eda etmesi, kendisini hesaba çekmesi, tövbe ve istiğfarda bulunması, dünyalık koşuşturmalarla yorulan ruhunu ve bedenini dinlendirmesi gerekmektedir. Ramazan ayında girilen itikâfın hedeflerinden birisi de son 10 günde aranması tavsiye edilen Kadir gecesini idraktir. Müslümanları teşvik amacıyla ne zaman olduğu özellikle belirtilmeyen bu gece, ayetin ifadesiyle bin aydan hayırlıdır (Kadir, 97/3). Bu nedenle gecenin faziletine itikâfta ulaşmak ayrı bir önem
İç huzura kavuşma bağlamında bireylerin itikaf öncesi ve sonrası içsel dindarlık, sürekli öfke ifadesi ve öznel iyi oluş tutumlarını incelendiği bir çalışmada elde edilen sonuçlar aşağıdaki tabloda özetlenmiştir (Karakaş & Eker, 2018).
Uygulanan Testler |
Ortalama |
Anlamlılık değeri |
İç Güdümlü Dindarlık Ön test |
28.90 |
,732 |
İç Güdümlü Dindarlık Son test |
27.80 |
|
Öfke ve Öfke İfade Tarzları Ön test |
72,67 |
,000 |
Öfke ve Öfke İfade Tarzları Son test |
66,45 |
|
Öznel İyi Oluş Ön test |
135,90 |
,010 |
Öznel İyi Oluş Son test |
145,25 |
Tabloya göre itikaftan sonra katılımcıların öfke düzeyleri düşmüş öfke kontrol becerileri artmıştır, aynı zamanda öznel iyi oluş ortalamaları artmıştır. Öznel iyi oluş, bireylerin yaşam ve deneyimlerini ne kadar olumlu yorumladıklarını, yaşamlarından ve kendilerinden ne kadar memnun olduklarını ifade eden bir kavramdır.Başka bir çalışmada itikafa girenlerin manevi zeka ortalamaları incelenmiştir. Aşağıdaki tabloda katılımcıların itikafta kalış süresine göre manevi zeka öntest-sontes ortalamaları özetlenmiştir (Karakaş, 2019).
İtikaf Gün Sayısı |
Katılımcı sayısı |
Manevi Zeka Ön Test |
Manevi Zeka Son Test |
1-2 Gün |
3 |
159 |
176,666 |
7-8 Gün |
3 |
164 |
185,333 |
5-6 Gün |
4 |
171,750 |
184 |
9-10 Gün |
9 |
173,777 |
178,855 |
3-4 Gün |
6 |
178,500 |
186,833 |
Tablo yorumlandığında itikafta kalma sürelerine göre manevi zekanın artışları görülmektedir. Bu sonuçlara göre itikaf katılımcıların manevi zeka ortalamalarını artırdığı söylenebilir. Manevî zekâ, kişinin uzman bilgisinin bir parçası olabilen birtakım yetenek ve yeterliliklerden oluşur. Manevî bilgi, kişinin uyum sağlayıcı problem-çözme davranışına yol gösterebilen bilgi tabanının bir parçasıdır. Manevi Zekâ maneviyat ve değerlerle yakından bağlantılıdır, bu nedenle bir bireyi değişim ve dönüşüm hissi ile güçlendirebilir ve kendisine kültürel ve ruhsal sorunların çözülmesinde yardımcı olabilir. Bu nedenle, onu dönüştürüp bireylere tanrıyla ilgili sorunlarını çözmelerinde yardımcı olur ve onları kültürel ve sosyal sorunlarını daha iyi ve daha etkili bir şekilde çözmeye hazırlar (Khoshtinat, 2012).
İtikâfa giren bireylerin genel ruh sağlığının nasıl etkilendiğinin araştırıldığı bir çalışmada KSE ortalamalarında kısmi bir düşüş, buna bağlı olarak da ruh sağlığında da iyileşmeye sebep olduğu görülmüştür. Düzenli namaz kılan bireylerin ruh sağlığı sürekliliği düzeyleri daha yüksektir denilebilir ki araştırma bulgularımız literatürdeki bulgularla uyumlu görünmektedir (Gök, 2019). İtikafın maneviyat ve psikopatoloji üzerine etkilerinin araştırıldığı bir çalışmada katılımcıların 21’nin anksiyete ortalamaları düşerken 14’ünün arttığı görülmektedir. Yine katılımcıların 24’ünün depresyon ortalamaları düşmüş 11 katılıcının ortalamalarının ise yükseldiği görülmüştür. Bu artışın sebebi daha önce de değinildiği gibi itikâf esnasında Allah’a yakınlaşma ve güven duygusunda artmanın yanında acziyeti fark etmekten, itikâf dışında bu kadar yoğun ibadet edememekten dolayı bir hüzne bürünme olabilir. Çalışmanın sonuçlarına göre katılımcıların 20’sinin olumsuz benlik algıları ortalamaları düşmüş 14’ünün artmıştır. Burada artış negatif anlamdan ziyade itikâfta maneviyat artışından kaynaklanan nefsini kınama şeklinde yorumlanabilir.
Değerli okuyucular, itikaf ibadeti bedenen meşakkatli bir ibadet olarak gözükse de sonuçları itibariyle rağbeti hak eden bir ibadettir. Ulusal ve global sıkıntıların çoğaldığı bir dönemde itikaf sığınılacak pozitif bir liman olarak görülebilir. Katılımcılar üzerinden yapılan deneysel çalışmalar da göstermektedir ki, itikafta yoğun ibadetle meşgul olmak hayatın sıkıntılarını çözmede manevi bir destek, manevi arınma ve bir takım ruh sağlığı bozukluklarından da kurtulmaya katkı sağlayabilir. Öyleyse haydi itikafa.