Rabia İMAMOĞLU

Benliğini örten ne varsa hepsini at ve yak arkana bakmadan. Hayata gözlerini açmış bir bebek gibi yeniden sorgula kendini. Kimliğin, yaşantın, tutkuların ve zevklerin… Hepsinden soyutlan hiç olmadığın kadar. Gerçekte kim olduğunu öğrenmek için öze doğru yapacağın yolculuğun cesaretini barındır yüreğinde.

Kendini bildiğinde bulacaksın nerede olduğunu. Aklının sınırlarını zorlayarak geç, hiçlik kapısından. Hakikat denizinin dibine dal, korkma boğulmaktan. Nasıl ki, yitiğini kaybetmiş biri telaş ve umudu yüreğinde taşıyarak kaybettiği şeyi arıyorsa, sen de öyle ara benliğini. Zamanı nasıl harcadığın kim olduğuna dair ipucu verir sana. Bu yüzden zamanı nasıl harcadığına bak. Zamanı kullanış şeklin boşluğa akan bir su misali faydasız ve boş ise benliğini örten değerlerin hiçbir faydası yok arayış yolunda. Hakikatle yüzleştiğinde değişeceksin ve benliğinin idrakine varacaksın. Hakikat ateşi, zihninin ve kalbinin karanlık odalarında alevlenince yeni yollar çıkacak önüne. Bu yüzden kalbini ve aklını hakikatin ışığına teslim ederek ilerle. Her kabullenişin, sır kapılarını aralayacak sana. Aklın ötesine geçeceksin zincirlerini kırarak. Hiç olmadığın kadar özgür olacaksın, gökyüzünden "Ne mutlu sana" nidâsının rahmetiyle ıslanacaksın. Islandıkça da yüreğindeki hakikat tohumları yeşerecek, akıl almaz bir hızla. Kendini ve dünyayı aklın ötesinden seyrederken görenin gözlerin değil, kalbin olduğunu anlayacaksın. Unutma ki, görme eyleminin merkezi kalptir. Kalp hakikati görmeye hazır olduğunda değişir ve başkalaşır. Aslında kaybolan benlik de buradadır, benlik arayışı kalbin hakikat gözünü açmak için vardır. O yüzden kalbinin hakikat gözünü açacak yolculuğun peşine düşer insan. Bu arayışta amaç sadece kalbin hakikat gözünü açmak değil, kişinin saklı olan gerçek kimliğini yani benliğini ortaya çıkarmaktır. Kalbindeki hakikat gözü açılınca seni benliğine götüren yollar çıkacak önüne. Saklı olan benliğinle yüzleşmek için bu yolları kullanıp kalbinin senin hakkında fısıldadıklarına kulak ver tüm dikkatinle. Olur ya kalbinin fısıltılarını duyamazsan o fısıltıyı duyacak başka arayışları yol edin kendine. Yeni arayışlara çık, ta ki kalbinin sesini duyuncaya kadar. Kalbinden aldığın cevap aslında benliğinin bulunduğu hali gösterir. Bu hali görebilmek ve bilmek, arayış yolunda büyük bir hazinedir. Hakikatin hangi eşiğinde olduğunu gösteren kılavuz ise bu hazinede saklıdır. Bundan sonra yapman gereken şey hakikat eşiğinin zirvesine çıkabilecek yolları keşfetmen ve bu uğurda mücadele vermendir.

Güneş nasıl ki nuruyla etrafındakileri aydınlatıyor ve yaşam sebebi oluyorsa, sen de benliğini kuşatan hakikatin nuruyla aydınlat insanları. Hakikate çağıran ve hakikati anlatan kurtuluşun sesi ol. Sesin gökleri ve yerleri inletsin, haykırışın çağlar ötesinden duyulsun. Hakikatin zirvesinden seslen dünyaya. Bu seslenişin yeni bir uyanış olsun, yer ve gökyüzü seni seyre dursun...